Aydın, "Ankaralıların parasını 81 ilde kurulan trol ordusuna ve sözde konser etkinliklerine harcayan Mansur Yavaş Ankara’sına neden kayyum atanmaz; İstanbulluların vergilerini ülke genelindeki binlerce trol hesabına aktaran Ekrem İmamoğlu yönetimine neden aynı uygulama yapılmıyor?" diyerek çifte standarda dikkat çekti.
Bu ülkede belediye başkanlığı yapmış Melih Gökçek’in oğluna ait özel bir televizyon kanalı olduğuna, belediye meclis üyeliği yapmış bazı kişilerin ise pırlanta mağazalarına sahip olduğuna değinen Aydın, Melih Gökçek için neden geçmişte kayyum ataması yapılmadı ve hâlâ neden bir işlem yapılmıyor?" sorusunu sordu. Büyükşehir belediyelerinde meclis üyesi olabilmek için milyonlarca dolar harcandığını dile getiren Aydın biliyor ki bu paraları harcayanlar seçildiklerinde harcadıklarının yüz katını kazanacaklarından eminler.
Yolsuzlukla mücadelede çifte standardın sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı.
“ADALET HERKESE EŞİT UYGULANMALI”
Aydın, "Ülkeler ancak adaletle hüküm sürdüğü sürece varlıklarını devam ettirebilir. Kayyum önce Ankara ve İstanbul belediyelerine, sonra diğer tüm belediyelere atanırsa adalet tecelli eder. Aksi durumda ise bu, tek taraflı bir zulüm olur" diyerek, adaletin tarafsız bir şekilde uygulanmasının önemine vurgu yaptı.
Yaşar Aydın’ın açıklamaları, mevcut yönetim anlayışını eleştirirken, kime ne söylüyoruz ki yolsuzluktan beslenen bir iktidardan yolsuzluk yapan belediyeye kayyum atamasını bekliyoruz. Tüm belediyelerde eşit bir denetim mekanizmasının işletilmesi gerektiğine dair çağrıda bulunmasıyla dikkat çekiyor.