USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

RAMANLI'DAN AİLELERE ÇOCUKLARI İÇİN ANADİLİ SEÇME ÇAĞRISI

HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, partisinin düzenlediği panelde yaptığı konuşmada başta Kürtçe olmak üzere ailelere çocukları için seçmeli anadil dersini muhakkak tercih etmeleri çağrısında bulundu.

RAMANLI'DAN AİLELERE ÇOCUKLARI İÇİN ANADİLİ SEÇME ÇAĞRISI
30-01-2025 11:31
30-01-2025 11:32

HÜDA PAR Eğitim İşleri Başkanlığı ‘Anadilimi Seçiyorum’ temasıyla Zeytinburnu Nikah Sarayı'nda dün yoğun katılımla bir panel düzenledi.

Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardında HÜDA PAR Eğitim İşleri Başkanı Yahya Oğraş'ın açılış konuşmasıyla başlayan programda katılımcılara hitaben HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, bir konuşma yaptı.

Yapıcıoğlu, dil özgürlüğünün, dil çeşitliliğinin ülkeyi geri götürmeyeceğini, aksine aidiyet duygusunu güçlendirerek selamete kavuşturacağını belirterek, anadilde eğitim için anayasal ve yasal düzenlemeler yapılması çağrısında bulundu.

Av. Muhammed Ata Yüksel'in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde; HÜDA PAR Batman Milletvekili Av. Serkan Ramanlı, Araştırmacı Yazar Vahdettin İnce, HezKurd Kurucu Başkanı Av. Suphi Özgen birer sunum gerçekleştirdi.

“YARADILIŞTA İNSANLAR EŞİTTİR”

İnsanların sahip olduğu dillerin ne üstünlük sağlamak ne de utanılacak bir durum olmadığını, dillerin Allah tarafından verilen birer nimet olduğunu belirterek konuşmasına başlayan HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı “Bizim inancımıza göre yaradılışta insanlar eşittir. Hiçbirimiz bir başkasından daha iyi değildir. Hepimiz Allah'ın kullarıyız. İslam'da da kardeşiz. Kardeşin kardeşine kardeşlik yapması gerekir. Ancak maalesef Fransız ihtilalinden bu yana birçok kavim, birçok ırk kendileri için bir devlet kurmayı amaç edindi. Bu diyarda ne kadar ırk varsa çoğu kendi ırklarının adıyla birer devlete sahip oldular. Biz ise Müslümanız ve Müslümanların nerede toprağı varsa orası bizim yurdumuzdur. İnancımız budur” dedi.

“YALNIZCA KÜRTÇE DEĞİL DİĞER DİLLER DE YASAKLANDI”

120 yıl önce Sykes-Picot ile Müslümanlar arasında belirlenen sınırları önemsemediklerini belirten Ramanlı, "İnsan, İslam inancına sahipse, vahdet şuuruna sahipse onun için bu sınırların bir önemi olmamalı. Ancak bugün bu sınırlar siyasi, idari ve askeri yönden bir esas olmuştur. Kürt halkı, dört bölge devletinde 4 parça olarak dağılmış durumda. Bugün en büyük parçası Türkiye sınırları içerisinde. Kürtler ve Türkler, bin yıldan fazladır birlikte yaşıyorlar. Alınlarının akıyla, birbirleriyle bir yaşam sürdürmüşler. Birbirleri için kanlarını akıtmışlar, güzel ve iyi günleri de beraber görmüşler, zahmetli ve zor günleri de birlikte yaşamışlar. Her bir ırkın bir devlet olması olumsuzluğu İslam aleminin de gündemine girmesiyle Türkiye devleti kurulduğunda, maalesef o zaman bu halka hükmedenler Türkçe hariç hiçbir dili kabul etmediler. Yalnızca Kürtçe ve Zazaca değil Laz, Çerkez ve Abaza da görmezden gelindi. Yalnızca Kürtçe değil diğer diller de yasaklandı." diye konuştu.

“MAALESEF DİLİMİZ KENDİ ARAMIZDA YAVAŞ YAVAŞ KAYBOLUYOR”

Onlarca yıl asimilasyon ve inkâr devam ettiği için birçok kişinin, dillerini konuşmayı bıraktığını ifade eden Ramanlı “Bugün Kürtler sayıca çok olduğu için onlarca yıl geçse de örf ve adetlerini terk etmediler, dillerinden vazgeçmediler ve şimdiye kadar da bu mücadele devam ediyor. Bu zülüm, baskı ve dilimizin yasaklanması bundan 10 yıl önce, 20 yıl önceden bu yana yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bugün neden bir araya toplandık? Eğitim İşleri Başkanlığı 1,5 yıldır bunun üzerinde çalışıyor ve istiyor ki Türkiye'nin tamamı, yalnızca Kürtler ve Zazalar değil Laz, Çerkez ve Abazalar da çocuklarını kendi dillerine yönlendirmelerini istiyor. Çünkü kendimiz için istediğimizi Müslüman kardeşimiz için de istiyoruz. Kendimiz için hak gördüğümüz şeyleri tüm Türkiye için de hak görmeliyiz. Çünkü bu inancımızın esaslarındandır. Ancak bugün maalesef dilimiz kendi aramızda yavaş yavaş kayboluyor” diye konuştu.

“ANNELERİ NE KONUŞURSA ÇOCUKLARI DA ONU KONUŞUR”

Ramanlı, şöyle devam etti “Bugün devletin bize verdiği imkanları, Milli Eğitim Bakanlığı'nın önümüze koyduğu imkânı değerlendirmiyoruz. Önümüzdeki günlerde, 2 hafta içerisinde ortaokul için ders seçme imkânı var. Ortaokula giden çocukları olanlar seçmeli dersleri tercih etsinler. Çünkü hepimiz biliyoruz bu, hepimizin derdi. Evlerimizde kendi dilimizle konuşmuyoruz. Birkaç yıl önceydi ki Kürtçe dilinin tadını almaya, okuyup yazmaya başlayınca istedim ki çocuklarıma da kendi dilimi öğreteyim. Avukat bir arkadaşım bana misafir oldu. Bana ne yapıyorsun, dedi. Ben de çocuklarım şimdiden dillerini öğrensinler istiyorum, dedim. Bana, 'Efendim, hanımınız Kürtçe biliyor mu?' dedi. Ben de evet dedim. 'Peki konuşuyor mu?' dedi. Yok, dedim. Bana 'Sen hiç 'babadil' diye bir şey duydun mu? Bu dil anadildir. Anneleri ne konuşursa çocukları da onu konuşur. Senin çaban boşuna' dedi. O zamandan beri biz de anneleri bu dile alıştırmaya çalışıyoruz. Anneler Kürtçe konuşurlarsa o zaman çocuklarımız da konuşur. Bütün ağır yük siz hanımların sırtındadır. Eğer siz konuşmazsanız, eğer siz bilmezseniz çocuklarımızın öğrenebileceğine de inanmayın”

“ÇOCUKLARIMIZI BU DERSLERE YÖNLENDİRECEĞİZ”

Çocukluk yıllarında okula gittiği dönemde bir öğretmeninin "Kürtçeyi yok saydığını" anlatan Ramanlı, “O da yanlış biliyordu. Sonradan öğrendik ki bizim dilimiz de zengin ve eski bir dil. İzimiz, tarihimiz varmış. Ancak aklımızı tanıyana, aklımız başımıza gelene kadar ömrümüz bitti. Bizim başımıza gelenler çocuklarımızın başına gelmesin. Bugün maden bu imkanı bize devlet veriyor ve resmi bir yolla veriyor o zaman neden bu fırsatı kaçıralım? Çocuklarımızı bu derslere yönlendireceğiz. Dilimizi öğrensinler ve okuyup yazsınlar, dillerinin tadını alsınlar ve onlar da çocuklarını bu lezzetten mahrum bırakmasınlar” ifadelerini kullandı.

“DİLİMİZE DEĞER VERMEZSEK VARLIĞIMIZ GÜNBEGÜN ERİYİP GİDER”

Ramanlı “Halkın yarısından fazlası, hatta kimilerine göre yüzde 80'i bu imkanın okullarda olduğunu bilmiyor. Bu toplantılarımız ve çalışmalarımız daha çok insanların bu haktan haberdar olmalarını sağlamak ve onları bu dersleri seçmeye yönlendirmektir. Sizden beklentimiz de budur. Evlerinizde, diğer yerlerde bu çalışmalardan bahsetmenizi ve çocuklarınızı da bu derslere yönlendirmenizi istiyoruz. Çünkü biz dilimize değer vermezsek varlığımız günbegün eriyip gider." diye ekledi.

"BU ÇALIŞMALAR KAMUOYUNDA GÜNDEM OLMAZSA, BÜYÜMEZSE AMACIMIZA ULAŞMAMAYIZ"

Son aylarda Türk ve Kürt halkının kardeşliğinin daha fazla konuşulduğuna işaret eden Ramanlı, "Silahlar kalksın, ölüm ve kan kalksın, kardeşliğimiz güçlensin' diyoruz. Neden bunu söylüyoruz? Eğer biz Zaza veya Kürt şahsiyetimizle, edebiyatımızla, tarihimizle, örf ve adetlerimizle ayakta kalmaz, güçlü olmazsak Türk kardeşlerimize nasıl destek olacağız? Evet, onlar bazı yanlış yollarla bunun faydasını göremediler, düşünemediler ama biz düşünmeliyiz, akletmeliyiz. Dilimizle, edebiyatımızla, tarihimizle ayakta kalacağız. Şahsiyet de bunlarla ayakta durur. Şahsiyet açısından ne kadar güçlü olursak Türk kardeşlerimize de o oranda destek olabiliriz. Mademki dilimiz ve rengimiz Allah'ın ayetlerindendir, bu elbise Allah tarafından bize giydirilmiş o zaman neden ona sırt çevirelim. Bu çalışmalarımız bugün seçmeli dersler için ama yarın dilimiz de eğitim dili olmalı. Ancak bu çalışmalar kamuoyunda gündem olmazsa, büyümezse amacımıza ulaşmamayız. Öyle bir devlette yaşıyoruz ki bu büyük bir imkan, kamuoyu bir şey istediğinde hükümet de mecbur kalıp gerekli adımları atıyor. Onun için hep birlikte bu çalışmalarımız arttırmalıyız” değerlendirmesinde bulundu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ